Nurullah Genç’in dedesinin hayat hikayesinden esinlenerek kaleme aldığı Yollar Dönüşe Gider, savaş, sürgün, gurbet, esaret, hasret, hastalık, yakınlarının ölümü gibi insanoğlunun yaşayabileceği en ağır travmaları yaşayan birinin bu cendere içinde karakteriyle, yetiştiği kültüre dayanarak, Allah’a ve imanına sığınarak bu ıstıraplarınen korkunç halleriyle nasıl başa çıktığının hikayesi.
Erzurum’da hikayelerin, masalların, destanların anlatıldığı, şiirlerin okunduğu, ilimdolu sohbetlerin edildiği fakir ama mutlu bir köyde yaşayan genç Bekir, Rusların I.Dünya Savaşı sırasında köyünün işgal edilmesiyle esir edilip sürgüne gönderilir.
İnsanı sorgularken, imana sığınmak
Bekir’in yolculuğu trenden kendini atıp kurtulmak isteyenlerin yaşadıkları ve yol boyunca çekilen acılara; işkence, ölüm, soğuk, açlık, hastalıklarla tanıklıkla başlar…
Soğuk ikliminin yanında yetersiz beslenmeyle saatlerce çalışmaya, işkenceleredayanamayan çoğu esirin öldüğü bir çalışma kampında Bekir yaşadığı hayatı,insanlığı sorgular, imanına sığınır.
Geri dönebilmek
Savaşın bitmesiyle zengin bir Rus’un yanına hizmetçi verilen genç adamın esirliği Sibirya’da devam eder. Ölümün ve yokluğun peşinden hiç ayrılmadığı Bekir, imkansız bir aşk hikayesinin de bir parçası olmuşturartık.
Bekir’in ise gönlünde sonu bilinmeyenlerle dolu, başarması pek de mümkün görünmeyen ama her şeyden çok istediği dönüş vardır.
